Bu Blogda Ara

17 Ocak 2015 Cumartesi

KUSURSUZ PLAN

 En sevdiğim bilgelerden biri olan oğlum Ateş; bir gün, ' Anne, küçük çocukları sevdiğin için yeniden çocuk doğurmana gerek yok, sonuçta benim gibi büyüyecek.' demişti. Evet, çok haklıydı. Ateş' i büyütürken bilinçsizce geçirdiğim bir çağı, bilinçle yaşayabilme şansı beni büyülüyordu. Kendi çocukluğum çoğu silik, hatırlamakta zorlandığım bir rüya gibiydi. Oysa Ateş ile birlikte yeni anılar yaratıyorduk. Yeniden parkta koşturmak, sallanmak, lego yapmak, sebepsiz kocaman kahkahalara boğulmak,  kitaplarımız elimizde Bay Yengeç' te oturup limonata içmek, Ateş' in sorularına cevap aramak, hayatı yeniden bir çocuğun gözü ile keşfetmek sanki rüyanın hatırlanışı gibiydi. Yani bir bakıma bilincin altına itilmiş bir dönemin, tekrar su yüzüne çıkışı ve elbette ki tüm yüzeye çıkışlar gibi şifacılığı. Bir çocuk büyütme süresi, bu anlamda ki şifalanmama yetmemiş olacak ki, yeniden çocuk sahibi olma isteği ara ara içimi yakıp geçiyor. Tabii Yaradan' ın  olağanüstü planında, hayatımızın kontrolü sandığımız gibi her an bizim elimizde olamayabiliyor ve bir oğlum olmasına rağmen şimdi öğreniyorum ki, bazı teknik nedenlerden dolayı yeni bir hamilelik yaşayamazmışım. Bu gerçek, önce beni sarsmasına rağmen, öldürmeyip güçlendiren her gerçek gibi Rahim olma arzumu, Rahimleşmeden gidermemi sağlamanın yolları açılmaya başladı.  Bir süredir kapalı olan bazı zihin pencerelerim açıldı. Bu sayede eski dostlarımla buluşmaya ve onların büyümeye başlayan çocukları ile tanışmaya başladım. Yeni çocuklar... Yeni paylaşımlar, tekrar Onların o tertemiz enerjileri ile buluşma fırsatı, tekrar çocuk gözü ile Dünya' ya bakmanın  lezzetini tatma zamanı. Bir küçük fidanın şekillenmesini izleme zamanı...
 
Doğan her çocuk için teşekkür ederim Yaradan' a.
 
Çocuğunu öneri arsızı yapmadan, (kendi kararlarını kendi verebilecek, kendine yetebilecek)  feda-kar' lık borcuna sokmadan büyüten, sağlıklı bireyler olarak gelişimine katkı sağlayan her bilinç için teşekkür ederim.
 
Bugün yeni arkadaşım Emir ile geçirdiğimiz harika günün sonrasında, Kadıköy' de Kitabevi Cafe' nin kütüphanesinde oturmuş, Metin Hara' nın Yol' unu okurken sayfa  255 tam da bu konudan bahsediyordu. Yardımseverlik ile fedakarlık, Önce Ben ile Önce Sen ya da Ben' cil olmak arasında ki farktan.
 
Yaradan' ın yazdığı planda hata olmaz, çeşitli senaryolarla adım adım tekamülümüzü arttıran bu kusursuz plan için teşekkür ederim. 

Bugün bir kez daha, Dünya' yı bir çocuğun gözünden görmemi sağlayan  Emir' e, Onu yetiştiren güzel annesine çok teşekkür ederim.
 
 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder